Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF), son günlerde bazı özel şirketlere kayyum atanacağına dair iddiaların gerçeği yansıtmadığını açıkladı. Kurum yetkilileri, TMSF’nin herhangi bir şirkete mahkeme kararı olmadan kayyum olarak atanamayacağını belirtti. Yapılan açıklamada, yasal prosedürlerin açık olduğu ve mahkeme kararı olmadan böyle bir yetkinin kullanılmasının mümkün olmadığı vurgulandı.
Kayyum Atamaları Mahkeme Kararıyla Gerçekleşir
TMSF, hukuki süreçlerin dışında hareket edilmesinin mümkün olmadığını belirterek, kayyum atamalarının ancak mahkeme kararıyla gerçekleşebileceğini ifade etti. Kurum, bazı çevrelerde dile getirilen “özel şirketlere doğrudan kayyum atanacak” iddialarının doğru olmadığını açıkladı.
Özellikle belediyelerle ilgili de benzer spekülasyonların yapıldığına dikkat çeken yetkililer, TMSF'nin belediyelere kayyum atama yetkisinin olmadığını belirtti. Kayyum atamalarının yalnızca yargı süreçleri sonucunda mümkün olduğu ve mahkemelerin karar vermesi gerektiği aktarıldı.

TMSF'nin Yetkileri ve Hukuki Çerçeve
TMSF, resmi internet sitesinde yayımladığı açıklamada, yeni yasal düzenlemelere uygun olarak hareket ettiğini belirtti. Kurumun yetkileri, yürürlükteki yasal çerçeve içinde sınırlıdır ve TMSF’nin doğrudan bir şirkete veya belediyeye kayyum ataması mümkün değildir.
TMSF, geçmişte FETÖ ile bağlantılı olduğu tespit edilen şirketlere yönelik kayyum olarak atanmıştı. Ancak bu atamalar, yine mahkemeler tarafından verilen kararlarla gerçekleştirilmişti. Son yasal düzenlemelerde de bu yetkilerde önemli bir değişiklik olmadığı vurgulandı.
Kayyum Atamalarının Yasal Dayanağı: 7539 Sayılı Kanun
TMSF’nin kayyum olarak atanmasıyla ilgili yetkileri, Resmi Gazete’de yayımlanan 7539 sayılı Kanun ile belirlenmiştir. Kanunun 7. maddesi, suçtan elde edilen gelirlerle ilgili olarak TMSF’ye belirli yetkiler tanımaktadır. Ancak bu yetkilerin kullanılabilmesi için mahkeme kararı olması gerekmektedir.
Bu düzenleme, aslında uzun süredir var olan bir uygulamadır. TMSF, yalnızca belirli suçlarla bağlantılı olduğu tespit edilen şirketlere ilişkin yönetim süreçlerinde görev alabilmektedir. Bu süreçlerde de her zaman hukuki çerçeveye uygun hareket edilmektedir.

TMSF’nin Görev Alanı Genişledi, Ancak Yetkiler Aynı Kaldı
Yeni düzenlemelerle birlikte, TMSF'nin suçtan elde edilen malvarlıklarını yönetme yetkisi genişletildi. Ancak bu yetkinin doğrudan uygulanması söz konusu değil. TMSF’nin bir şirkete kayyum olarak atanabilmesi için mutlaka mahkeme tarafından alınmış bir kararın olması gerekiyor.
Ayrıca, belediyelere kayyum atanması konusunda TMSF’nin hiçbir yetkisi olmadığı açıkça belirtildi. Yetkililer, TMSF’nin belediyelerle ilgili herhangi bir müdahale yapmasının hukuken mümkün olmadığını vurguladı. Yapılan yasal değişikliklerin yalnızca belirli suçlarla bağlantılı malvarlıklarının yönetimiyle ilgili olduğu ifade edildi.
Sonuç: Spekülasyonlara İtibar Edilmemeli
Son dönemde gündeme gelen iddiaların gerçeği yansıtmadığını belirten TMSF yetkilileri, resmi açıklamaların dikkate alınmasını ve yanlış bilgilendirmelere karşı dikkatli olunması gerektiğini vurguladı. Kayyum atamalarıyla ilgili tüm süreçlerin hukuki çerçevede yürütüldüğünü belirten kurum, herhangi bir mahkeme kararı olmadan kayyum atanmasının mümkün olmadığını tekrar hatırlattı.
Hukuki süreçleri beklemeden yapılan spekülasyonların kamuoyunu yanlış yönlendirdiğini ifade eden yetkililer, doğru bilgilerin yalnızca resmi makamlar aracılığıyla öğrenilmesi gerektiğinin altını çizdi.
Yapılan kanun değişikliği ile TMSF, suçtan kaynaklanan gelirle ilgili malvarlıklarını yönetme yetkisine sahip olacak. Ancak bu yetkilerin kullanılabilmesi için mahkeme kararının olması gerekmektedir.

Belediyelere Kayyum Atanması Mümkün Değil
TMSF'nin belediyelere kayyum atanmasının yasal olarak mümkün olmadığı açıklandı. Kuruma verilen yetkilerde herhangi bir değişiklik yapılmamıştır. TMSF'nin görev alanı sadece belirli suçlarla ilgili olarak genişletilmiştir.